Yüzyıllık Yalnızlık Başladı. Gabriel Garcia MARQUEZ 87 Yaşında Hayata Veda Etti…
Ve “Yüzyıllık Yalnızlık” başladı: Adios MARQUEZ! — Editör : Deniz SARI
BirGun Gazetesi — 08.04.2014 — 13:36—CUMA
Dünyaca ünlü Nobel ödüllü yazar Gabriel Garcia MARQUEZ, Meksika’ nın başkenti Meksiko’ daki evinde 87 yaşında hayata veda etti.
Nobel ödüllü dünyaca ünlü yazar Gabriel Garcia MARQUEZ hayatını kaybetti. Gabriel Garcia MARQUEZ’ in ailesine yakın kaynaklar, Gabriel Garcia MARQUEZ’ in, Meksika'nın başkenti Meksiko'daki evinde 87 yaşında hayata veda ettiğini açıkladı.
“Büyülü Gerçekçilik” akımının en önemli isimlerinden Gabriel Garcia MARQUEZ, 31 Mart’ ta hastaneye kaldırılmıştı, Ünlü yazara aşırı su kaybının yanı sıra akciğer ve idrar yolları iltihabı teşhisi konulmuş, antibiyotik tedavisinin ardından taburcu edilmişti. “Yüzyıllık Yalnızlık”, “Kolera Günlerinde Aşk”, “Kırmızı Pazartesi”, “Albaya Mektup Yazan Kimse Yok”, “Labirentteki General”, “Aşk ve Öbür Cinler” ve “Bir Kayıp Denizci” gibi unutulmaz eserlere imza atan Gabriel Garcia MARQUEZ, 1982’ de Nobel Edebiyat Ödülü’ ne layık görüldü. Yaklaşık 30 yıldır Meksika’ da yaşayan Gabriel Garcia MARQUEZ, yaşam öyküsünü anlattığı “Anlatmak için Yaşamak” adlı son eserini 2002’ de yayımladı. Gabriel Garcia MARQUEZ’ in, 1967’ de yayımlanan “Yüzyıllık Yalnızlık” adlı kült romanı 25’ ten fazla dile çevrilmişti.
Gabriel Garcia MARQUEZ Kimdir?
1927’ de Kolombiya’ nın Aracataca kentinde doğdu. Büyükannesiyle büyükbabasının evinde ve teyzelerinin yanında büyüdü. Başkent Bogota’ daki Kolombiya Ulusal Üniversitesi’ nde başladığı hukuk ve gazetecilik öğrenimini yarım bıraktı. 1940’ lardan başlayarak uzun yıllar gazetecilik yaptı. Öykü yazmaya 1940’ ların sonlarında başladı.
Yayınlanan ilk önemli yapıtı “Yaprak Fırtınası” idi. (1961) de yayınlanan “Albaya Mektup Yazan Kimse Yok” adlı romanını “Hanım Ana’ nın Cenaze Töreni” (1962) adlı öykü kitabı ve “Kötü Saatte” (1962) izledi. Yazar en tanınmış romanı “Yüzyıllık Yalnızlık” I, (1967) Meksika’ ya ilk gidişinde yazdı. ”Yüzyıllık Yalnızlık’ taki bir bölümden etkilenerek yazdığı öykülerini “İyi Kalpli Erendina” (1972) adlı kitapta toplayan yazar daha sonra sırasıyla “Mavi Bir Köpeğin Gözleri” (1972), “Başkan Babamızın Sonbaharı” (1975), “Kırmızı Pazartesi”, (1981), “Kolera Günlerinde Aşk” (1985), “Labirentindeki General” (1989) yayınladı.
Yazarın Türkiye’de yayınlanan diğer kitapları arasında “Bir Kayıp Denizci”, “Sevgiden Öte Sürekli Ölüm”, “Aşk ve Öbür Cinler”, “Şili de Gizlice”, “On İki Gezici Öykü” ve “Bir Kaçırılma Öykü” sayılabilir.
Gabriel Garcia MARQUEZ’ in ölmeden önce tüm insanlığa yazdığı Veda Mektubu şöyle :
…Veda Mektubu — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…“…Tanrı bir an için paçavradan bebek olduğumu unutup can vererek beni ödüllendirse, aklımdan geçen her şeyi dile getiremeyebilirdim, ama en azından dile getirdiklerimi ayrıntısıyla aklımdan geçirir ve düşünürdüm. Eşyaların maddi yönlerine değil anlamlarına değer verirdim. Az uyur, çok rüya görür, gözümü yumduğum her dakikada, 60 saniye boyunca ışığı yitirdiğimi düşünürdüm. İnsan aşktan vazgeçerse yaşlanır. Başkaları durduğu zaman yürümeye devam ederdim. Başkaları uyurken uyanık kalmaya gayret ederdim. Başkaları konuşurken dinler, çikolatalı dondurmanın tadından zevk almaya bakardım. Eğer Tanrı bana birazcık can verse, basit giyinir, yüzümü güneşe çevirir, sadece vücudumu değil, ruhumu da tüm çıplaklığıyla açardım. Tanrım, eğer bir kalbim olsaydı nefretimi buzun üzerine kazır ve güneşin göstermesini beklerdim. Gökyüzündeki aya, yıldızlar boyunca Van Gogh resimleri çizer, Benedetti şiirleri okur ve serenatlar söylerdim. Gözyaşlarımla gülleri sular, vücuduma batan dikenlerinin acısını hissederek dudak kırmızısı taç yapraklarından öpmek isterdim. Tanrım bir yudumluk yaşamım olsaydı… Gün geçmesin ki, karşılaştığım tüm insanlara onları sevdiğimi söylemeyeyim. Tüm kadın ve erkekleri, en sevdiğim insanlar oldukları konusunda birer birer ikna ederdim. Ve aşk içinde yaşardım. Erkeklere, yaşlandıkları zaman aşkı bırakmalarının ne kadar yanlış olduğunu anlatırdım. Çünkü insan aşkı bırakınca yaşlanr. Çocuklara kanat verirdim. Ama uçmayı kendi başlarına öğrenmelerine olanak sağlardım. Yaşlılara ise ölümün yaşlanma ile değil unutma ile geldiğini öğretirdim. Ey insanlar! Sizlerden ne kadar da çok şey öğrenmişim. Tüm insanların, mutluluğun gerçekleri görmekte saklı olduğunu bilmeden, dağların zirvesinde yaşamak istediğini öğrendim. Yeni doğan küçük bir bebeğin, babasının parmağını sıkarken aslında onu kendisine sonsuza dek kelepçeyle mahkûm ettiğini öğrendim. Sizlerden çok şey öğrendim. Ama bu öğrendiklerim pek işe yaramayacak. Çünkü hepsini bir çantaya kilitledim. Mutsuz bir şekilde…
Artık ölebilir miyim?…”…
…Veda Mektubu — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…Yüzyıllık Yalnızlık — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…1982 Nobel Edebiyat Ödüllü, Kolombiyalı yazar Gabriel Garcia MARQUEZ’ in 1967 yılında Meksika'ya ilk gidişinde yazdığı başyapıtı; (İspanyolca Cien años de soledad)…
Yazar çocukluğunun geçtiği Aracataca’ yı Macondo adıyla fantastik bir kurguyla sunmuştur ve amacını “çocukluk günlerini sanatsal bir dille ardında bırakmak” olarak açıklamıştır. Kitap Büyülü Gerçekçilik’ in en önemli eserlerindendir…
İlk baskısı Sander tarafından 1974 yılında yayınlanmıştır…
Çevirisini Seçkin Selvi’ nin yaptığı Can Yayınları 2005 tarihli 27. baskısının arka kapağında Gabriel Garcia MARQUEZ’ in ağzından şu sözler yer almaktadır:
…Yalnızlık — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…“…“Yüzyıllık Yalnızlık” 'ı yazmaya başladığımda, çocukluğumda beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli kocaman bir evde, toprak yiyen bir kız kardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları birörnek bir yığın hısım akraba arasında geçen çocukluk günlerimi sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. “Yüzyıllık Yalnızlık” ı iki yıldan daha kısa bir sürede yazdım. Ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı. Büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü şeylermiş gibi anlatırdı bana. Anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. “Yüzyıllık Yalnızlık” ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım. Bu romanı büyük bir dikkat ve keyifle okuyan, hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. Şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan bir şey anlatmamıştım. Kitaplarımda gerçekliğe dayanmayan tek cümle bulamazsınız?…”…
…Yüzyıllık Yalnızlık — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…|Yüzyıllık Yalnızlık — Gabriel Garcia MARQUEZ—1967—Kaynak: Yüzyıllık Yalnızlık — Can Yayınları—Sh. 334|…
…Yüzyıllık Yalnızlık — Gabriel Garcia MARQUEZ…
…Yazarı Gabriel Garcia MARQUEZ
Orijinal ismi Cien Años de Soledad
Çevirmen Seçkin Selvi
Kapak tasarımı Leo & Diana Dillon
Ülke Kolombiya
Özgün dili İspanyolca
Dili Türkçe
Türü Roman
Yayınevi Can
basım tarihi 1984
Sayfa sayısı 334
Boyut ve ağırlık 19,5 — 13,5 cm.
Anadilinde ISBN ISBN 84—376—0494—X
ISBN ISBN 975—510—158—6
…|Gabriel Garcia MARQUEZ|…
…|Türk Sair|…
…|06.03.1927—Aracataca—Kolombiya — 18.04.2014—Meksiko— Meksika|…
Büyülü Gerçekçiliğin Babası Gabriel Garcia MARQUEZ’ den Alıntılar
Büyülü gerçekçiliğin babası, Fidel Castro’ nun biricik dostu, gerillalarla Kolombiya hükümetinin arasını bulan barışçıl gazeteci, Kolombiya’ nın Nobel ödüllü yazarı Gabriel Garcia MARQUEZ dün gece 87 yaşında ölümsüzlüğe ulaştı.
Pablo Neruda tarafından Cervantes’ den bu yana İspanyol edebiyatının başına gelen en güzel insan olarak adlandırılan Márquez gazetecilik yapmaktan asla geri durmadı. Gazetecilik onun gerçek dünyayla olan tek bağlantısıydı. Kolombiya’ nın şiddete boyun eğen terör dolu günleri onun daktilosunda büyülü bir gerçekçilikle romanlara nefes olurken, “Yaprak Fırtınası” , “Yüzyıllık Yalnızlık” (1967), “Kolera Günlerinde Aşk” (1985) , “Kırmızı Pazartesi”, (1981), “Aşk ve Öbür Cinler” okuyanı doğduğunda aldığı ilk nefes gibi bir başlangıçla tanıştırdı.
Gabriel Garcia MARQUEZ’ i bir defa okudunuz mu kanınıza işleyen o büyülü gerçekçilik, o melankolik tasvirler ve karakterler bir daha peşinizi bırakmaz. Empresyonist bir ressamın renkleriyle seçer kelimelerini Gabriel Garcia MARQUEZ. Bu yüzden gökyüzünden bir gece yarısı sapsarı çiçekler yağar, bu yüzden sihirli üzümlerin içinde ölümün sırrı saklıdır onun romanlarında. Belki de bu yüzden biz bugün ailemizden birini kaybetmiş gibi hissediyoruz. İçinden geçtiğimiz ülke gündeminde Gabriel Garcia MARQUEZ’ in büyülü gerçekçiliği belki bizim için de tek ilaçtır. Zaman, hatıralar ve aşk oluşturur Gabriel Garcia MARQUEZ’ in yaşam üçgenini. Geriye ne kalır ki başka?
Sevdiğimiz alıntılar ve hoşumuza giden fotoğraflardan yaptığımız saygı duruşumuz huzurlarınızda…
Bir Kişi…
Tüm dünya için sadece bir kişi olabilirsin, fakat bazıları için sen bir dünyasın.
Aşk…
İnsanın üstünü başını birisi için düzelttiğini, birisi uğruna giyinip, kokular süründüğünü, aşk çok geç öğretmişti bana.
Gülümse…
Hiçbir zaman gülümsemekten vazgeçme, üzgün olduğunda bile. Gülümsemene kimin, ne zaman aşık olacağını bilemezsin.
Doğru Kişi…
Belki de Tanrı uygun kişiyi tanımandan önce yanlış kişilerle tanışmanı, onu tanıdığında minnettar olman için istedi.
Yaşandı…
Bitti diye üzülme, “yaşandı” diye sevin.
Arkadaşlık…
Gerçek arkadaş, elini tutan, kalbine dokunandır.
Teselli…
Seks, insanın aşkı bulamadığında elinde kalan bir tesellidir.
Ben Olmak…
Seni sen olduğun için değil, seninle birlikte olduğumda ben olduğum için seviyorum.
Yabancı…
Birisine yabancılaşmanın en kötü biçimi yanında oturuyor olup ona hiçbir zaman ulaşamayacağını bilmektir.
Gözyaşı…
Hiç kimse gözyaşlarını hak etmez, onlara layık olan kişi ise zaten seni ağlatmaz.
Zamanlama…
Sen istediğinde sana âşık olmaması, sana âşık olmadığı anlamına gelmez.
Birlikte yaşlanmak…
Zamanı, onu seninle birlikte geçirmeye hazır olmayan biriyle geçirme.
Kıskançlık…
Kıskançlık gerçeklerden daha fazlasını bilir.
Güvenmek…
Her zaman seni üzecek birileri olacaktır, yapman gereken insanlara güvenmeye devam etmek, kime iki defa güveneceğine daha fazla dikkat etmektir.
Beklenti…
Kendini çok zorlama, en güzel şeyler onları en az beklediğinde olur.
Mutsuzluk…
Sevdiğinin bir başkasıyla mutlu olduğunu görmekten daha acı bir şey varsa, o da sevdiğinin seninle mutsuz olduğunu görmektir…
•
Yuzyillik Yalnizlik Basladi. Gabriel Garcia MARQUEZ 87 Yasinda Hayata Veda Etti…
Reviewed by ümitse
on
18:32:00
Rating:
Hiç yorum yok: